HAFTANIN ARDINDAN VE GELEN HAFTAYA BAKIŞ

Türkiye açısından veri trafiği zayıf bir haftayı geride bıraktık. Ancak jeopolitik riskler açısından; Türkiye’ye AB Liderler Zirvesi’nde Doğu Akdeniz nedeniyle yaptırım çıkar mı çıkmaz mı derken bir de üstüne ABD savunma bütçesinin Temsilciler Meclisi’nden yüksek bir oyla geçmesi Türkiye’ye CAATSA yaptırımlarını gündeme getirdi. Başkan Trump da yaptırım kararını onaylayacağını açıkladı. Bu negatif beklentilere rağmen BIST 100 endeksi haftanın yarısını 1340 puanı geçmekte zorlanırken, Perşembe ve Cuma günü yaptırım risklerinin hafif atlatılacağı beklentisi ile 1350 puan üzerine atmayı başardı ve haftalık bazda yüzde 2,99’luk bir yükselişle 1371 puandan kapandı.

5/11 Aralık Gerçekleşen Önemli Başlıkları:

BDDK:

BDDK takibe aktarım sırasında gecikme süresinin 90 günden 180 güne çıkarıldığını ve pandeminin başında getirdiği esneklik kuralının Haziran 2021 sonuna kadar uzattığını açıkladı. Bu sürenin uzatılması 2021’nin özellikle ilk yarısında karşılık baskısının daha az olabileceğini gösterirken, orta ve uzun vadede ise sorunun çözümü sürdürülebilir büyüme sürecinden geçiyor.

Hazine ve Maliye Bakanlığı 2021 Borçlanma Kompozisyonu açıklaması:

Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan yaptığı değerlendirmede, “Gelecek sene yabancı para cinsinden iç borcun payını azaltıp iç borç çevirme oranını yüzde 120 olarak gerçekleştirmeyi öngörüyoruz.” dedi. Grafikte görüldüğü üzere borç kompozisyonuna göre yabancı borcun toplam borcun içindeki payı yüzde 50,66’dır. Bu yapının tekrardan TL ağırlığa döndürülme çalışmasını olumlu değerlendirmekteyiz.

 

 

7/8 Aralık tarihinde gerçekleşen Hazine İhaleleri:

Hazine toplamda 7 milyar 48 milyon TL’lik borçlanma gerçekleştirdi.

 

İŞŞİZLİK VERİSİ

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan İşgücü İstatistikleri verilerine göre; Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştakilerde işsiz sayısı 2020 yılı Eylül döneminde geçen yılın aynı dönemine göre 550 bin kişi azalarak 4 milyon 16 bin kişi olurken, İşsizlik oranı 1,1 puanlık azalış ile yüzde 12,7 seviyesinde kaydedildi.

 

 

MOODY’S ÜLKE KREDİ NOTU TAVANI VE BANKACILIK SEKTÖR NOTLAMA

7 Aralık’ta duyurduğu değişiklik sonrasında Türkiye, Orta Doğu ve Pakistan’dan 29 bankanın yabancı para cinsinden uzun vadeli mevduat ve 1 bankanın yabancı para cinsinden uzun vadeli kredi notlarını yükseltti. Moody’s tarafından yapılan metodoloji değişikliği sonrası notlarında değişiklik yaşanan Türk bankaları, T.C. Ziraat Bankası A.Ş., Türkiye İş Bankası A.Ş., Türkiye Garanti Bankası A.Ş., Akbank T.A.Ş., Türkiye Halk Bankası A.Ş., Yapı ve Kredi Bankası A.Ş., Türkiye Vakıflar Bankası T.A.O., QNB Finansbank A.Ş., Denizbank A.Ş., Türk Ekonomi Bankası A.Ş., HSBC Bank A.Ş. ve Alternatif Bank A.Ş. oldu. Moody’s yabancı para cinsinden uzun vadeli mevduat notları güncellenen 29 bankanın 24’ünün görünümlerinin değiştirilmediğini de belirtti.

Fitch Ratings, Türk bankacılık sektörü için yayınladığı 2021 Görünümü Raporu

Türk bankaları için faaliyet ortamının ekonomik toparlanmaya rağmen 2021 yılında da zorlu olmaya devam edeceğini öngördü. Raporda, ayrıca azalan devlet teşvikleri, azalan yasal yükümlülükler, yüksek lira faiz oranları ve vadesi gelen kredi ertelemeleri nedeniyle 2021’de varlık kalitesi ölçütlerinin zayıflamasının beklendiği belirtilirken tahsili gecikmiş alacak oranının 2021 sonunda ılımlı bir şekilde yüzde 6 – yüzde 6,5’e yükselmesinin beklendiği açıklandı. Piyasa koşullarının zorlu olmaya devam etmesi halinde, yeniden yapılandırılmış kredilerin oranının daha da yükselebileceği ve tahsili gecikmiş alacakların oranı ile temel varlık kalitesi arasındaki farkın büyüyebileceği not düşüldü.

Ayrıca Bakan Elvan, “Bankacılık sektörümüzün şu an itibarıyla döviz pozisyon açığı yoktur. 3.3 milyar dolar artıdadır. Önümüzdeki dönemde sürdürülebilir ve kaliteli bir büyümeyle istihdamı artırmayı ve vatandaşlarımızın refah seviyesini yükseltmeyi amaçlıyoruz” şeklinde konuştu.

 

ÖDEMELER DENGESİ EKİM 2020

Cari İşlemler Hesabı

  • Bir önceki yılın Ekim ayında 2.737 milyon ABD doları fazla veren cari işlemler hesabında bu ayda 273 milyon ABD doları açık gerçekleşmiştir. Bunun sonucunda on iki aylık cari işlemler açığı 33.795 milyon ABD doları olmuştur.

  • Bu gelişmede, ödemeler dengesi tanımlı dış ticaret açığının bir önceki yılın aynı ayına göre 514 milyon ABD doları artarak 1.267 milyon ABD dolarına yükselmesi ve hizmetler dengesi kaynaklı net girişlerin geçen yılın aynı ayına göre 2.891 milyon ABD doları azalarak 1.576 milyon ABD dolarına gerilemesi etkili olmuştur.

  • Altın ve enerji hariç cari işlemler hesabı bir önceki yılın Ekim ayında 6.533 milyon ABD doları fazla vermişken bu ayda 2.929 milyon ABD doları fazla vermiştir.

  • Hizmetler dengesi altında seyahat kaleminden kaynaklanan net gelirler, bir önceki yılın aynı ayına göre 1.931 milyon ABD doları tutarında azalarak 1.335 milyon ABD dolarına gerilemiştir.

  • Birincil gelir dengesi kaynaklı net çıkışlar, bir önceki yılın aynı ayına göre 488 milyon ABD doları azalarak 613 milyon ABD doları olarak gerçekleşmiştir.

  • İkincil gelir dengesi kaynaklı net girişler, bir önceki yılın aynı ayına göre 93 milyon ABD doları azalarak 31 milyon ABD doları olmuştur.

Finans Hesabı

  • Doğrudan yatırımlardan kaynaklanan net girişler 27 milyon ABD doları olarak gerçekleşmiştir.

  • Portföy yatırımları 2.895 milyon ABD doları tutarında net giriş kaydetmiştir.

  • Alt kalemler itibarıyla incelendiğinde, yurt dışı yerleşiklerin hisse senedi piyasasında 146 milyon ABD doları ve devlet iç borçlanma senetleri piyasasında 270 milyon ABD doları net satış yaptığı görülmektedir.

  • Yurt dışındaki tahvil ihraçlarıyla ilgili olarak, bankalar ve diğer sektörler sırasıyla 50 milyon ABD doları ve 650 milyon ABD doları net borçlanma yapmışken, Genel Hükümet de 2.500 milyon ABD doları tutarında tahvil ihracı gerçekleştirmiştir.

  • Diğer yatırımlar altında, yurt içi bankaların yurt dışı muhabirlerindeki efektif ve mevduat varlıkları 3.121 milyon ABD doları net azalış gösterirken, yurt dışı bankaların yurt içindeki mevduatları 432 milyon ABD doları net artış kaydetmiştir.

  • Yurt dışından sağlanan kredilerle ilgili olarak; bankalar ve Genel Hükümet sırasıyla 1.995 milyon ABD doları ve 52 milyon ABD doları net geri ödeme gerçekleştirmişken, diğer sektörler 534 milyon ABD doları net kullanım gerçekleştirmiştir.

  • Resmi rezervlerde bu ayda 4.183 milyon ABD doları net artış gözlenmiştir.

 

AVRUPA MERKEZ BANKASI TOPLANTISI

Avrupa Merkez Bankası (ECB) gerçekleştirdiği toplantının ardından, yayımlanan karar metninde, piyasa beklentilerine paralel faizleri sabit tutma kararı aldı. Banka mevduat faizini -%0,5 seviyesinde, politika faizini %0, marjinal fonlama faizini %0,25 seviyesinde sabit bıraktı. Banka pandemi alım programını 500 milyar Euro artışla 1,85 trilyon Euro’ya yükseltirken, pandemi alım programının 9 ay uzatmayla Mart 2022 tarihine kadar devam etmesine karar verildi.

Banka pandemi alım programının genişletilmesinin yanında likidite odaklı kararlar da açıkladı. Avrupa Merkez Bankası hedefli uzun vadeli finansman operasyonlarıyla (TLTRO) ilgili de uzatma kararı aldı. Karar metninde TLRTO ile ilgili, olumlu şartlar değerlendirmesi 12 ay uzatılarak Haziran 2022’ye uzatıldı. Banka euro likiditesi için diğer merkez bankalarına sunduğu swap hatlarını da Mart 2022 tarihine kadar öteledi. Banka varlık alım programında 20 milyar Euro’luk aylık alım hızının sabit tutulmasına karar verdi. ECB Başkanı Lagarde yaptığı basın toplantısında, belirsizliğin yüksek kaldığını belirtirken kurdaki gelişmelerin de takip edildiğini vurguladı. Salgında ikinci dalganın dördüncü çeyrekte ciddi bir daralmaya neden olacağını belirten Lagarde tüketicilerin kaygılı halinin devam ettiğini söyledi. Başkan, dördüncü çeyrekteki ekonomik aktivitenin yüzde 2,2’lik daralmaya işaret ettiğini belirtti.

Avrupa Merkez Bankası, Euro Bölgesi için 2020 yılına ilişkin GSYH beklentilerini de revizeye gitti. Banka 2020 daralma beklentisini yüzde 8’den yüzde 7,3’e çekti. 2021 yılına ilişkin büyüme beklentisi ise yüzde 3,9 oldu. Daha önce 2021 için yüzde 5’lik büyüme beklentisi açıklanmıştı

2020 yılına ilişkin enflasyon beklentisi yüzde 0,3’ten yüzde 0,2’ye düşürüldü. 2021 yılına ilişkin enflasyon beklentisi ise yüzde 1,0 seviyesinde tutuldu.

AB LİDERLER ZİRVESİ TÜRKİYE AÇIKLAMASI

10-11 Aralık tarihlerinde Brüksel’de yapılan AB Liderler Zirvesi devam ederken sonuç bildirisinin Türkiye ile ilgili bölümü Türkiye’nin tek taraflı adımlara ve provokasyonlara devam ettiği, AB’ye karşı söylemini yükselttiği iddia edilerek, Oruç Reis gemisinin Antalya Limanı’na dönmesinin not edildiği, Türkiye ile Yunanistan arasında istikşafi görüşmelerin yeniden başlayabilmesi için gerginliğin düşürülmesinde AB tarafının ısrarcı olduğu ifade edildi.

Bildiride: “Türkiye’nin AB ve üyeleriyle gerçek bir ortaklığı desteklemek, farklılıkları diyalog ve uluslararası hukuka uygun şekilde çözmek için hazır olduğunu göstermesi halinde pozitif Türkiye-AB gündemi hala masadadır. Bu tür bir gündem ekonomi ve ticaret alanlarını, halklar arasında teması, yüksek düzeyli diyaloğu ve göç konusunda devamlı iş birliğini kapsayabilecektir. AB Konseyi, AB ile Türkiye arasındaki iletişim kanallarının açık tutulmasının önemini vurgulamaktadır.” denildi.

Bildiride, 11 Kasım 2019’da Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki “yetkisiz olduğu ileri sürülen” arama faaliyetleri hakkında alınan kısıtlayıcı tedbir kararı temelinde, daha önce hazırlanan listeye ek yapılması için AB Konseyi’ne çağrı yapıldı. Ayrıca AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell ile AB Komisyonu’nun, Mart 2021’de yapılacak zirveye kadar Türkiye-AB siyasi, ekonomik ve ticari ilişkilerin durumunun yanı sıra listeye ek yapılması kararının kapsamının genişletilmesini de içerecek şekilde nasıl yol alınacağına dair araçlar ve seçeneklerle ilgili rapor sunması istendi. Bildiride aynı zamanda kapalı Maraş’ın bir kısmının açılması kınandı ve BM Güvenlik Konseyi kararlarına saygı gösterilmesi gerektiği savunuldu.

AB’nin Kıbrıs sorununun BM çerçevesinde çözümüne yönelik müzakerelerin BM himayesinde yeniden hızla başlamasını desteklediği belirtilen bildiride, “aynısının Türkiye’den de beklendiği” ifade edildi.

Bu bilgiler ışığında önümüzdeki dönemin yoğun diplomatik görüşmeler altında geçmesi beklenebilir.

ABD CAATSA TÜRKİYE YAPTIRIM

Türkiye’ye CAATSA yaptırımlarını da içeren Savunma Bütçesi Senato’dan geçti. Temsilciler Meclisi’nden üçte iki çoğunlukla geçerek Senato’ya gelen yasa için Trump’ın veto hakkı yok. Tasarıda S-400 alan ülkelere 30 gün içerisinde yaptırım isteniyor. ABD Başkanı Trump yasa gereği yetmiş sayfalık CAATSA metninde listelenen on iki yaptırım kaleminden en az beşini seçmek zorunda.

 

CAATSA’DAKİ 12 YAPTIRIM SEÇENEĞİ!

CAATSA uyarınca, ABD Başkanı’nın on iki yaptırım kaleminden en az beşini seçmesi gerekiyor.
2017 yılında ABD Kongresi tarafından kabul edilen ve ABD Başkanı Donald Trump’ın veto yetkisi olmayan CAATSA kapsamında yer alan on iki yaptırım seçeneği şu şekilde:

* Yaptırım kapsamına alınan kişi ve kurumlara ABD İhracat-İthalat Bankaları kredi desteği verilmemesi,
* ABD’nin mal ve hizmet ihracatını durdurması,
* ABD mali kurumlarından büyük miktarda kredi tedarik edilememesi. 12 aylık bir süre içinde toplamı 10 milyon doları bulan kredilerin tedarik edilmesinin yasaklanması,
* Dünya Bankası ve Uluslararası Para Fonu (IMF) gibi uluslararası mali kurumlardan kredilerin bloke edilmesi
* ABD hükümeti fonlarına sahip olan ya da ABD’nin doğrudan iş yaptığı mali kurumlara yaptırım uygulanması,
* Yaptırım kapsamına alınan kişi ve kurumlarla ABD mal ve hizmetlerine ilişkin sözleşme yapılmaması,
* Döviz üzerinden işlem yapılmasının yasaklanması,
* ABD’nin yetki alanına giren banka ödemeleri ve para transferlerinin yaptırım kapsamına alınması,
* Yaptırım kapsamına alınan kişi ya da kurumların ABD topraklarında gayrimenkul edinmesiyle ilgili işlemlerin yasaklanması,
* ABD’deki kişi ve kurumların yaptırım uygulanan kişi ve kurumlarla sermaye veya borç alışverişi ya da yatırım yapmasının yasaklanması,
* Yaptırım kapsamına alınan kişi ya da kurumlarla bağlantılı kurumsal yetkililere vize yasağı getirilmesi,
* Yaptırım kapsamına alınan kişi ya da kurumların üst düzey görevlilerine yaptırım uygulanması.

YAPTIRIMLAR HANGİ ŞARTLA KALDIRILIR

Yaptırımların kaldırılmasının şartları ise şu şekilde belirtildi: “Başkan yaptırım uyguladıktan sonra 1 yıl içinde Kongre’nin gerekli komitelerine, Türkiye’nin veya yaptırım uygulanan kişilerin artık S-400’leri veya bunların yerine herhangi bir Rus sistemini uhdesinde bulundurmadığını, Türk topraklarında Rus hükümeti veya şirketleri adına herhangi bir Rusya vatandaşının S-400’leri çalıştırmadığını teyit ettikten sonra, Türkiye’den Türk Hükümeti’nin veya hükümet adına başka bir tarafın S-400 veya onun yerini alabilecek bir sistemi tekrar edinmek için CAATSA’nın 231. bölümünün kapsamına girecek herhangi bir faaliyete girmeyeceğine dair taahhüt aldıktan sonra yaptırımları kaldırabilir.” Tasarının 159. bölümünde ise yasalaşmasından sonra, on beş gün içerisinde Türk şirketlerinin yerine F-35 için parça üretecek ortakların tespit edilmesi ve gerekli işlemlerin başlatılması istendi.

BORSALAR

Borsa İstanbul’un stresli bir haftayı dünya piyasalarından pozitif ayrışarak yüzde 2,9luk bir primle kapattığını gördük. En iyi performans yüzde 3,4’lık yükselişle BIST30’daydı. Banka endeksi BDDK düzenlemesiyle haftayı satış baskılı geçirirken Perşembe günü başlayan toparlanma ile yüzde 1,9’luk primle tamamladı.

Geçtiğimiz hafta ABD piyasalarının hepsinin negatif tarafta kapattığını izledik.  ABD’de 48 eyalet ve bölge, sosyal medya şirketi Facebook’a tekel yasalarını ihlal ettiği gerekçesiyle dava açtı. Canlandırma paketinde hala sona gelinemedi.  Bu nedenle piyasanın baskılandığını gördük. Haftalık bazda endeksler -%0,57 ile -%97 arası değer kaybetti.

Avrupa piyasalarının hepsi Brexit uzlaşmasının olmaması etkisiyle eksi tarafta kapattı. Yine de bu süreçten en az etkilenen piyasa İngiltere (-%0,06) oldu.

Asya’da Çin haftayı yüzde 3,47 eksi kapattı. Arkasında yatan faktör ABD ile olan gerginliğin devam etmesiydi. Japonya’da 708 milyar dolarlık yeni teşvik paketi açıklandı. Topix endeksi haftayı yüzde 0,39 kayıpla tamamladı.  

 

BİST30 KAZANDIRANLAR KAYBETTİRENLER (HAFTALIK)

BİST100 TEKNİK İNCELEME

Geçtiğimiz haftadaki yorumumuzda “Piyasada momentum düşmekte, tekrardan güç kazanabilmesi için 1338 puan üstü kapanışlara ihtiyaç var. Endeks 1338 puanı aşabilirse 1363 hedefte olan bölge.” demiştik. Endeks Cuma günü bu bölgenin de üstüne taşarak 1370 puandan haftayı kapattı.

BIST100 endeksini teknik açıdan incelediğimizde 1377 puanda bulunan kısa vadedeki fibonacci hedefine gitmeye çalıştığı görülmektedir. Bu seviyenin aşılabilmesi durumunda yukarıda orta vadeli fibonacci 161,8 hedefi olan 1,618-1,630 bandının hedefe girmesi beklenebilir. Öte yandan aşağıda kısa vade destekler 1351/1330 ve 1300 puan seviyeleri desteklerdir.

2020 yılı içinde endeksin daha önce iki kez zirve yaptığını görüyoruz. Bu zirvelerden gelen düzeltmeler esnasında haftalık ortalamalardan yüzde kaç (uzaklaştığımızı) saptığımızı ölçtüğümüz tablo aşağıdadır. 24 Ocak zirvesine yakın sapmalarda olduğumuzu belirtmek isteriz.

 

Borsa İstanbul kasım ayı verilerine göre yabancı yatırımcılar kasımda yıldız ve ana pazarda 1 milyar 26 milyon dolar net alıcı oldu. 2020 yılının ilk on ayında Borsa İstanbul’da satıcı olan yabancı yatırımcının ekonomi yönetimindeki değişiklikle birlikte kasımda alıma geçtiler.

Yabancılar borsada 29 milyar 471 milyon dolar tutarında alım yaparken, 28 milyar 464 milyon dolar tutarında satım gerçekleştirdi. Yıldız pazarda 26 milyar 302 milyon 537 bin dolarlık alım, 25 milyar 283 milyon 784 bin dolarlık da net satış yapılırken, ana pazarda 3 milyar 156 milyon dolar alım, 3 milyar 148 milyon dolar net satış gerçekleştirdi.

Kasım ayında Turkcell’de ortaklardan Letterone’a bağlı IMTIS Holding Turkcell’in dolaşımdaki paylarının yüzde 5’ine kadar satış kararı almıştı. Dolayısıyla Turkcell’de takas verilerine yansıyan yabancı satışının arkasında bu ortak satışının etkisi görüldü.

Banka hisselerinden ağırlığını azaltan yabancının geri dönüşü yine bu hisselerde yaşandı. Aynı zamanda holding hisseleri de yabancının kasımda tercih ettiği hisseler oldu. Yabancının en fazla tercih ettiği hisse ise 366 milyon 204 bin 208 dolarlık net alım işlemi ile Garanti Bankası oldu. İkincilik de 118 milyon 854 bin 404 dolarlık net alımla Akbank olarak öne çıktı. Net alıcı olduğu diğer hisseler ise Tüpraş, Koç Holding, Türk Hava Yolları, Yapı Kredi, Tav Havalimanları, İş Bankası, Pegasus ve Şişecam olarak sıralandı.

Borsa İstanbul verilerine göre yabancının kasımda en fazla net satıcı olduğu hisse ise 117 milyon 162 bin dolarla Turkcell oldu. Turkcell’i 28.5 milyon dolarlık net satışla Migros takip ederken 23.3 milyon dolarlık net satışla üçüncü olarak Koza Altın öne çıktı. Anadolu Efes, Ülker Bisküvi, Ford Otosan, Enka İnşaat, TSKB, Şok Marketler ve Koza Madencilik de yabancının net satışçı olduğu hisseler olarak sıralandı.