TCMB PPK KARARI ÖNCESİ BEKLENTİLER

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, 19 Kasım tarihindeki toplantısında, para politikasının operasyonel çerçevesini basitleştirmeye yönelik adımlar atarken, bankanın politika faizi olarak da bilinen bir hafta vadeli repo faizini 475 baz puan artırarak %10,25’ten %15’e yükseltmişti ve genel piyasa beklentisi TCMB’nin aralık toplantısında faiz kararını pas geçeceği şeklinde oluşmuştu. Ancak  3 Aralık Perşembe günü açıklanan Kasım ayı tüketici enflasyon verisinde de piyasa beklentisi olan %1,0-%1,1 seviyesindeydi ama gerçekleşme beklentinin çok üzerinde, %2,3 olarak açıklandı. Bu aylık veri son 5 yıllık tarihsel ortalamalarının (%0,5) üzerinde gelmesi nedeniyle yıllık enflasyon 2020 zirvesine yani %14,03’e ulaşmıştı. Ayrıca aylık %4,1 gelen üretici fiyatları enflasyonu da, yıllıkta %23,1 olmuştu. Üretici fiyatları enflasyonu TÜFE üzerindeki baskının kısa vadede devam edeceğine işaret ediyor olması piyasada TCMB’den 24 Aralık toplantısında faiz artırımı yapması beklentisi oluşturdu. Geçtiğimiz hafta yapılan 2021 yılı Para ve Kur poitikası sunumunda Başkan Naci Ağbal hükümetle birlikte belirlenen enflasyon hedeflemesi çerçevesinde orta vadeli (2023) %5 enflasyon hedefi korunduğunu, kısa vadeli ara hedef olarak 2021 yılı sonu için Ekim Enflasyon Raporunda öngörülen %9,4 enflasyon tahminine ulaşılması beklendiğini belirtmişti. Öte yandan Ağbal’ın faiz koridorunun ve GLP’nin ana amaçları dışında piyasayı fonlama aracı olarak kullanılmayacağını da açıklamıştı. Bu nedenke sıkılaştırma beklentileri artık doğrudan politika faizine yönelik oluşuyor. Geçtiğimiz Cuma açıklanan TCMB beklenti anketinde ise yıl sonu enflasyon beklentisi yüzde 14,18 seviyesine yükseldi. Bu gelişmelerin akabinde ise Türkiye 5 yıllık CDS risk primi rakamının 2020 Mart ayından bu yana ilk defa 330 puan sınırına gerilerken 2 yıllık gösterge faizinin %14,65’de olduğunu görüyoruz.


Bu beklentileri sizler için derledik ve bizim beklentimiz ve analizimiz de nedenleriyle sizlerle paylaştık.
Bizim görüşümüz 125-150 baz puanlık bir artıştır. Beklentimizin  dayanağı; geçen PPK toplantısı sonrasında bilindiği üzere politika faizi %15,00’e yükseltilmişti. O esnada piyasada kasım ayı tüketici enflasyon beklentisi %12,71 idi. Bu beklentiler dahilinde piyasada genel kabul TCMB’nin aralık toplantısını pas geçmesi şeklindeydi. Ancak tüketici enflasyonunda gerçekleşme %14,03 oldu. Beklenti ile politika faizi arasında ki 230 baz puanlık farkın bu toplantı sonrasında da korunması piyasa için yeterli olacaktır. Bu nedenle 24 Aralık PPK toplantısında politika faizinin 125 BAZ artış ile 16,25-16,50 bandında gerçekleşmesini beklemekteyiz.  Kararın olası Dolar/TL üzerinde etkilerini değerlendirirsek öncelikle grafiği inceleyelim. Yurtiçi yerleşiklerin BDDK’nın son verilerine göre DTH üç günde 2.95 milyar dolar daha artarak 257.88 milyar dolarla yeni bir zirveye ulaştı. Tüm mevduatlar içinde dövizin payı da %55.91’e yükselmiş oldu. Buna rağmen Dolar/TL’de fiyat düşüşünün devam ettiğini gözlemliyoruz. Kırmızı ile görünen 20 haftalık ağırlıklı ortalamanın altına inmemiz halinde satış baskısının kuvvetlenmesi beklenebilir. 7,50 TL seviyesi ilk destek olurken orta vade hedef 7,15-7,30 bandı olması beklenebilir. Bunun gerçekleşebilmesi için tersine dolarizasyonun başlaması gerekmektedir.

HABER AJANSLARI ANKETLERİ:
Anadolu Ajansı tarafından yapılan ankete katılan 21 ekonomistin tahminleri 75 baz puan ile 200 baz puan artış arasında değişirken medyan tahmini, bir haftalık repo faiz oranındaki 150 baz puanlık, yani 1.5 puanlık artış ile politika faizinin %16,50’ye çıkması şeklinde oldu.


Reuters tarafından yapılan ankette, enflasyonu ve dolarizasyonunu soğutmayı ve yeni yönetici Naci Ağbal yönetimindeki kredibiliteyi artırmayı amaçlayan TCMB’nin politika faiz oranını 150 baz puan artırmasını bekleniyor. Reuters’ın 18 ekonomistle yaptığı anketteki medyan tahmin, TCMB’nin bir haftalık repo oranını %15’ten %16.50’ye çıkarması yönündeydi. Tahminler 75 baz puan ile 200 baz puan arasında değişiyor.


YATIRIM BANKALARI BEKLENTİLERİ:
JPMorgan, Ağbal’ın konuşmasında TCMB’nin proaktif olacağını ifade etmesinin gelecek hafta yapılacak Para Politikası Kurulu toplantısında daha fazla sıkılaştırmanın geleceği beklentilerini desteklediğini de vurguladı.


Türkiye’de enflasyonun 6 aylık bir süreçte yüzde 13-15 aralığında kalmasını beklediklerini ifade eden JPMorgan, TCMB’nin kredibiliteyi yeniden tesis etmek ve yerli yatırımcılarda ters dolarizasyon için 2 puan civarında reel faiz vermesine ihtiyaç olduğuna inandıklarını belirtti. Bunun, politika faizinin yüzde 15-17 arasında olması gerektiği anlamına geldiğini belirten JPMorgan, TCMB Başkanı Ağbal’ın şahin ifadeleri sonrasında politika faizinin bu aralığın üst sınırında belirlenmesini beklediklerini ifade etti.
100-150 baz puan seviyesinde bir faiz artırımının TCMB’nin kredibilitesinin yeniden tesis edilmesi için yeterli olabileceğini belirten JPMorgan, ancak TCMB’nin gelecek hafta faizi 200 baz puan artırmasını beklediklerini vurguladı.


JPMorgan, piyasanın fiyatladığının üzerinde yapılacak faiz artırımının TCMB’nin kredibilitesini artırabileceğini ve ters dolarizasyonu öngörülenden daha erken başlatabileceğini belirtti.
Ancak JPMorgan, TCMB’nin faiz artırımının özellikle kısa vadeli enflasyon görünümü konusunda çok endişeli görünmediği ortamda 100-150 baz puan arasında tutulmasının kendileri için sürpriz olmayacağını da ifade etti.


Citi, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın Aralık toplantısında politika faizini 200 baz puan artırarak yüzde 17 seviyesine çıkaracağını öngördü.
Citi, 24 Aralık’taki Para Politikası Kurulu toplantısında politika faizinin 200 baz puan artışla yüzde 17 seviyesine geleceğini öngördü. Aralarında İlker Domaç ve Gültekin Işıklar’ın da bulunduğu Citi CEEMEA bölgesi ekonomistlerinin raporunda son gelişmelerin yılın son toplantısında ilave sıkılaşma olasılığını artırdığı belirtildi.


Goldman Sachs analistleri Murat Unur ve Clemens Grafe’ın notunda “Kasım TÜFE verisindeki yukarı yönlü sürpriz, enflasyonun muhtemelen yılın büyük bölümünde yüzde 15 civarında olacağını ve makul bir reel faiz tamponu sağlamak için daha fazla faize ihtiyaç olacağını işaret ediyor.” dendi.
Dolarizasyonun ölçeği ve bu yılki altın ithalatının, faiz artırımında zirveyi ve sonrasındaki faiz indiriminin hızını, çıktı açığına karşı enflasyon yönetiminin değil, yurt içi güvenin belirleyeceğini gösterdiği belirtildi. Goldman, TCMB’nin 24 Aralık toplantısında politika faizini yüzde 15 seviyesinden yüzde 17’ye çıkarmasını bekliyor.