RAPOR OKUMALARI: ABD’DEKİ THINK TANK’LERİ KİMLER FONLUYOR?
Dünyadaki ülkeler, ABD’nin politikalarına yön vermek ve kamuoyunu etkilemek amacıyla 2014-2018 yılları arasında ülkedeki önde gelen 50 düşünce kuruluşuna (think tank) toplam 175 milyon dolar para aktardı.
Bu yılın başında yayımlanan ve geçtiğimiz hafta ABD Dışişleri Bakanlığı’nın ülkedeki düşünce kuruluşlarını ‘fon kaynaklarını daha şeffaf bir biçimde açıklamaya’ çağırması sonrası yeniden gündeme gelen rapor, başkent Washington DC’deki düşünce kuruluşlarının hangi ülkeler ve kurumlardan finansal destek aldığına ışık tutuyor.
Kim ne alıyor?
ABD’de daha çok dış politika alanında faaliyet gösteren araştırma merkezi The Center for International Policy (CIP) tarafından yayımlanan rapora göre yabancı hükümetler, Washington’ın politikalarını etkileyebilmek için 2014 ile 2018 yılları arasında ABD’nin en etkili 50 düşünce kuruluşuna en az 174.1 milyon dolar bağışta bulundu.
Söz konusu rakamın, her kurumda bağışlara ilişkin aynı şeffaf yapının olmaması nedeniyle ‘buzdağının yalnızca görünen yüzü’ olduğu, gerçek meblağın 500 milyon doları rahatlıkla geçebileceği tahmin ediliyor.
‘Amerika’daki think tanklerde yabancı fonlama’ başlıklı rapora göre dışarıdan en fazla bağış alan kuruluşlar World Resources Institute (63 milyon dolar), the Center for Global Development (37,5 milyon dolar), Brookings (27,3 milyon dolar), Atlantic Council (12,1 milyon dolar) ve Aspen Institute (8,4 milyon dolar) olarak sıralandı.
İlk sırada Norveç var
Rapora göre önde gelen 50 düşünce kuruluşuna 80 ayrı ülke ve uluslararası kurumdan bağış gelirken, en fazla bağışın geldiği ilk 5 ülke sırasıyla Norveç (27,6 milyon dolar), Birleşik Krallık (27,1 milyon dolar), Birleşik Arap Emirlikleri (15,4 milyon dolar), Almanya (12,5 milyon dolar) ve İsveç (9,3 milyon dolar) olarak kaydedildi.
Listede ilk sıralarda yer alan diğer ülkelerse Avustralya, Hollanda, Katar, Kanada ve Japonya oldu.
Tavsiyeler neler?
CIP’in 2020 raporu ABD’deki düşünce kuruluşlarına çok ciddi miktarda yabancı kaynaklı bağış geldiğini vurgularken, ABD’nin müttefiki olan demokratik ülkelerin yanında çok önemli bir miktarın da ‘otoriter rejimlerden’ geldiğine dikkat çekerek bazı uyarılarda bulunuyor.
Raporda bu durumun düşünce kuruluşlarında yürütülen çalışmaları ve bu kuruluşların bağımsızlığını ciddi ölçüde etkileyebileceği belirtiliyor.
Halihazırda düşünce kuruluşlarının kendilerine yapılan tüm bağışları kamuya açıklamalarının yasal olarak gerekli olmadığına işaret edilirken, yabancı fonların daha şeffaf bir şekilde kamuoyuyla paylaşılması gerektiği tavsiyesi yer alıyor.
‘Bağış kaynaklarınızı açıklayın’ uyarısı
Son olarak ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, geçtiğimiz hafta yaptığı yazılı açıklamada ülkedeki düşünce kuruluşlarına yabancı ülkelerden aldıkları fonları şeffaf bir biçimde açıklama çağrısı yapmıştı.
Düşünce kuruluşlarının dışarıdan aldıkları finansmanı sivil toplum kurumlarının bütünlüğünü korumak adına açıklamalarının gerekli olduğunu vurgulayan Pompeo, aksi durumda Bakanlık yetkililerinin bu durumu göz önünde bulunduracağını ve bu kuruluşların Bakanlığa erişimlerinin durdurulacağını söylemişti.
https://static.wixstatic.com/ugd/3ba8a1_4f06e99f35d4485b801f8dbfe33b6a3f.pdf