“Ukrayna savaşı yenilenebilir enerji devrimini güçlendirecek”

yenilenebilir enerji erik solheim

Norveç Enerji, İklim ve Çevre Bakanı Erik Solheim: “Ukrayna savaşı yenilenebilir enerji devrimini güçlendirecek”

Şiddetli kuraklıklar, yıkıcı seller, orman yangınları ve dünyamızın sıcaklığının giderek artması sadece insanların değil tüm canlıların geleceğini tehdit ediyor. Dış haber-analiz sitesi Harici.com.tr Genel Yayın Yönetmeni Tunç Akkoç, 2005-2012 yılları arasında Norveç’te İklim ve Çevre Bakanlığı yapmış, 2016-2018 yılları arasında da Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) Direktörlüğü görevini üstlenmiş, iklim alanında dünya çapında tanınan ve görevler üstlenmiş Erik Solheim ile iklim krizini konuştu.

İster G20 buluşmaları ister Birleşmiş Milletler (BM) oturumları, isterse de şimdi Davos’ta olduğu gibi Dünya Ekonomik Forumu olsun, son yılların öne çıkan en önemli uluslararası gündem maddelerinden bir tanesi iklim değişikliği ve çevre konuları.

Şiddetli kuraklıklar, yıkıcı seller, orman yangınları ve dünyamızın sıcaklığının giderek artması sadece insanların değil tüm canlıların geleceğini tehdit ediyor. Dünya liderleri, uluslararası kurumlar, dev şirketler iklim krizinin nasıl geri döndürüleceğini tartışıyor.

Dış haber-analiz sitesi Harici.com.tr Genel Yayın Yönetmeni Tunç Akkoç, bu alanda dünya çapında tanınan ve görevler üstlenmiş Erik Solheim ile iklim krizini konuştu.

2005-2012 yılları arasında Norveç’te İklim ve Çevre Bakanlığı yapmış olan Solheim, 2016-2018 yılları arasında da Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) Direktörlüğü görevini üstleniyor. Şu anda Yeşil Kuşak Yol Enstitüsü’nün Başkanlığını yapan Erik Solheim, Çin ve Hindistan’ı da iyi bilen bir isim. Dolayısıyla hem Batılı ülkeleri hem de Asya coğrafyasını yakından tanıyan bir uzman olması, Erik Solheim’ın ayırt edici özelliği.

“EKONOMİ VE EKOLOJİ ARASINDA SEÇİM YAPMAK ZORUNDA DEĞİLİZ”

21. yüzyılda güneş enerjisi ve rüzgar enerjisi dünyanın her yerinde kömürden daha ucuz olduğunu söyleyen Solheim, böylece iş kaybı olmadan yeşil teknolojilere, yeşil ve temiz bir geleceğe hızlıca geçebileceğini söyledi. Solheim’a göre; “yenilenebilir enerji ile daha fazla iş imkanı yaratabilir ve refah içinde olabiliriz. Ekonomi ve ekoloji arasında seçim yapmak zorunda değiliz, ikisini de mümkün kılabiliriz.”

Bu durumun Türkiye’nin yenilenebilir endüstrilerde daha fazla istihdam yaratması için büyük bir fırsat olduğunu vurgulayan Solheim, yıl boyunca Türkiye’de güneş enerjisi potansiyelinin çok büyük olduğunu belirtti. Solheim ayrıca, Türkiye’ye yeni teknolojileri kurak bölgelere dronelarla ağaç dikmek için kullanabileceği önerisinde bulundu.

“AVRUPA RUSYA’YA BAĞIMLI OLMAMAK İÇİN
YEŞİL ENERJİYE YÖNELECEK”

Solheim’a göre, Ukrayna savaşı yenilenebilir enerji devrimini güçlendirecek. Çünkü Avrupa, Rusya’dan gelen fosil yakıtlara bağımlı olmak istemiyor. Peki Avrupa bunu nasıl yapabilir? “Ancak kalkınmasını Avrupa kaynaklarına dayandırarak başarabilir.” Dolayısıyla, enerjiye bağımlı olmamak için, Avrupa tamamen yerli kaynaklara yönelmek isteyecektir ve bunların tümü yeşil enerji kaynaklarıdır.

BM iklim zirvelerinden somut kararlar çıkmamasına da değinen Solheim, “Dünyayı kurtaracak olan diplomasi değil, politik ekonomistler ve dünyanın önde gelen siyasi liderlerinin ve büyük şirketlerinin aldığı kararlardır” dedi.

“ÇİN YEŞİL TEKNOLOJİLERDE TAMAMEN HAKİM POZİSYONDA”

Çin, tüm yeşil teknolojilerde tamamen hakim pozisyonda olduğunu vurgulayan Solheim, “Avrupa ve Kuzey Amerika’da, Çin’le rekabet etmek istiyorsak, sabah erken kalkmamız gerekiyor” ifadelerini kullandı ve şu bilgileri kaydetti:

“Geçen yıl dünyadaki tüm güneş panellerinin yüzde 82’si Çin’de üretildi, tüm elektrikli pillerin yüzde 70’i Çin’de üretildi. Evet, Amerikan arabası alıyorsunuz ama bataryası Çin malı ve batarya arabanın değerinin yüzde 50’sini oluşturuyor. Çin’in dünyanın geri kalanıyla, örneğin İpek Yolu üzerinden, Orta Asya üzerinden Avrupa ve Türkiye’yle ama aynı zamanda Afrika ve Latin Amerika’yla işbirliği yapan kurumu olan Kuşak ve Yol, Çin’den dünyaya yeşil yatırım sağlama konusunda ve aynı zamanda, insandan insana iletişim ve öğrenmeyi geliştirmek için muazzam bir potansiyele sahip. Evet, Çin’in diğer ülkelerden öğrenecek çok şeyi var ama elbette dünyanın geri kalanının da Çin’den öğrenmesi gerekenler giderek daha fazla.

Röportajın tamamını aşağıdaki bağlantıdan okuyabilirsiniz: https://harici.com.tr/batinin-yesil-mutabakati-mi-yoksa-cinin-ekolojik-uygarligi-mi/

Görüntülü haline ise Harici Youtube kanalından ulaşabilirsiniz: https://www.youtube.com/watch?v=IFha190HC0Q