Erdoğan’dan ortak alfabe çağrısı: Türk Dünyasının birlik sembolü olacak

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Azerbaycan’da “Türk Devletleri Teşkilatı 12. Zirvesi”nde konuşuyor
Türk Devletleri Teşkilatı’nın (TDT) 12. Zirvesi Azerbaycan’ın Gebele kentinde gerçekleştirildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, zirvede yaptığı konuşmada hem bölgesel güvenliğe hem de küresel sorunlara ilişkin dikkat çekici mesajlar verdi.
ORTAK TARİH VE KÜLTÜRDEN GÜÇ ALAN BİRLİK
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı’nın kısa sürede kaydettiği ilerlemeye dikkat çekerek, “dilde, fikirde, işte birlik” anlayışının önemini vurguladı. Erdoğan, “Teşkilatımız sadece tarihi köklere değil, ortak değerlerimize dayalı bir yapı olarak uluslararası alanda güven veren bir kurum haline geliyor” dedi.
GÜVENLİK VE BARIŞTA ORTAK DURUŞ
Küresel sistemde çok taraflılığın zayıfladığını belirten Erdoğan, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin yetersizliklerini sert sözlerle eleştirdi.
“İnsanlığın vicdanını yaralayan krizlerde etkisiz kalan yapılar halklar için yük haline geliyor” diyen Erdoğan, Türk Devletleri’nin barış ve güvenlik konularında birlikte hareket etmesi gerektiğinin altını çizdi.
Erdoğan, terörizm, yasa dışı göç, siber saldırılar ve iklim değişikliği gibi tehditlere karşı ortak mücadelenin kaçınılmaz olduğuna işaret etti.
TDT PLUS VE SAVUNMA İŞ BİRLİĞİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, teşkilatın içine kapanık bir yapıda olmayacağını, üçüncü taraflarla ilişkilerin artırılacağını söyledi. Bu kapsamda kabul edilen “TDT Plus” formatının yeni iş birliği kapıları açacağını ifade etti.
Ayrıca savunma sanayi alanında başlayan iş birliğine değinen Erdoğan, “Savunma sanayii kurumlarının ortak toplantısı ivmeyi artırdı, bunu sürdürmeliyiz” dedi.
FİLİSTİN VE SURİYE VURGUSU
Erdoğan, Gazze’de binlerce masumun yaşamını yitirdiği saldırıları “katliam” olarak nitelendirdi. İsrail’in bölgesel saldırgan politikalarının en büyük tehdit olduğunu belirtti.
Filistin konusunda iki devletli çözümün tek çıkış yolu olduğunu vurgulayan Erdoğan, bu yönde çabaların süreceğini kaydetti.
Suriye’de istikrarın sağlanmasının bölge güvenliği için kritik olduğunu belirten Cumhurbaşkanı, Türk Devletleri’nin Suriye hükümetiyle diyaloğu artırması gerektiğini söyledi.
KAFKASYA’DA BARIŞ İÇİN DESTEK
Azerbaycan ile Ermenistan arasında imzalanan ortak bildiriyi olumlu karşıladığını ifade eden Erdoğan, bölgede kalıcı barış için sürecin devam etmesi gerektiğini söyledi. Özbekistan, Kırgızistan ve Tacikistan arasında imzalanan sınır anlaşmasının da bölgesel istikrar açısından kritik olduğunu vurguladı.
Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü…
Değerli kardeşlerim, bölgemizin istikrarına ekonomik kalkınma, sosyal refah ve kültürel bağların bölgemizin istikrarına, ekonomik kalkınma, sosyal refah ve kültürel bağların güçlenmesiyle katkı sunabileceğimizin farkındayız. Ulaştırma, enerji güvenliği ve ticari entegrasyon alanlarındaki girişimlerimizi de bu yaklaşımı tamamlayıcı parçalar olarak görüyoruz. Aramızdaki enerji ve haberleşme bağını etkin hale getirip güçlendirecek proje ve yatırımlara odaklanmamız hepimizin menfaatinedir. Hazar geçişli ortak koridoru daha da verimli hale getirmeliyiz.
Türk Devletleri olarak bilim ve teknoloji alanında hak ettiğimiz noktaya en kısa süre zarfında ulaşabilmemiz için güçlü iş birlikleri kurmalı ve bu alanda yüksek katma değere sahip ortak yatırımlar yapmalıyız. Yapay zeka konusunda küresel gelişmeleri yakalayabilmek ve kültürel zenginliğimizi muhafaza için Türkçe büyük dil modelinin geliştirilmesine hız vermemiz gerekiyor.
Ortak alfabe hususunda Türkiye olarak ilk adımı atıyor, Cengiz Aytmatov’u anlatan bir eser ile Oğuznameleri ortak alfabe ile basıyoruz. Bugün de liderlere birer adet bundan takdim ediyoruz. Aynı şekilde, Türk Dünyası Yayıncılık Kongresi’ni gelecek yıl ocak ayında Ankara’da toplamayı planlıyoruz. 30 Ekim’den itibaren Semerkant’ta düzenlenecek olan UNESCO 43. Genel Konferansı’nda 15 Aralık’ın Dünya Türk Dili Ailesi Günü olarak ilan edilmesini temenni ediyorum. Özbek kardeşlerimize bu önemli genel konferansın tertiplenmesinde şimdiden muvaffakiyetler diliyorum.
Aziz kardeşlerim, bugün bir kez daha sergilediğimiz dayanışma ve kardeşlik, parlak ortak geleceğimizi müjdeliyor. Bilhassa Türk dünyasının batı kanadından Macaristan’ın gözlemci olarak aramızda bulunması, değerli dostum Orban’ın teşkilatımıza verdiği değere bizzat şahit olmak bizlere ayrı bir mutluluk veriyor. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Ersin Tatar’ın Ankara, Şuşa ve Bişkek’in ardından şimdi de Gebele’de aramızda bulunmasından son derece bahtiyar olduğumu da vurgulamak istiyorum. İki devletli adil çözüm yolunda Türk dünyasının Kıbrıs Türkü kardeşlerini yalnız bırakmadığını memnuniyetle müşahede ediyorum.
Gözlemci üyemiz Türkmenistan’ın da Türk Akademisi ve Türk Kültür ve Mirası Vakfı’na gözlemci üye olmasını memnuniyetle karşılıyorum. Türkmen kardeşlerimizi inşallah yakında aile meclisimizde tam üye olarak görmek istiyoruz. Teşkilatımızın kurumsal işleyişini hızlandırmak üzere üye ülkelerin sekreterya nezdinde daimi temsilci atamalarını önemli bulduğumu bu vesileyle ifade etmek isterim. Henüz bu adımı atmamış üyelere de daimi temsilci atamaları için buradan çağrıda bulunuyorum.
Değerli kardeşlerim, bugün bir kez daha Türk Devletleri olarak aramızdaki dayanışma, karşılıklı saygı ve kardeşlik ruhuyla geleceğe emin adımlarla yürüdüğümüzü gösterdik. Büyük Türk dünyasını daha da güçlendirerek çocuklarımıza miras bırakacak olanlar bizleriz. Birazdan imzalayacağımız Gebele bildirisinin ve alacağımız kararların Türk dünyası başta olmak üzere tüm dost ve kardeş ülkelere hayırlı olmasını temenni ediyorum.
Azerbaycan’a ve değerli kardeşim Sayın Aliyev’e fevkalade ev sahipliği için yeniden teşekkürlerimi sunuyor, teşkilat üyesi dost ve kardeş ülke halklarına en kalbi muhabbetlerimi gönderiyorum. Kalın sağlıcakla.